26 Kasım 2011 Cumartesi

yorgun, yoğun..

Evde bir koşuşturmacadır aldı başını gitti, hatta benim başımı da aldı yanına, doldurdu zihnimi, elimi, günümü..  Evde daha sıkılamadım bir türlü, hatta sıkılacak zamanı bulamadım hala. Daha cetvelle 65 santimi anca gösteren yeni yetme Çınar bebek bir yandan, bitmez tükenmez deneyleri ve bilimsel cümleleriyle ne kadar büyüdüğünü göstermesine rağmen her sabah bebekcilik adını verdiğini evciliği oynadığımız Efe oğlan bir yandan( burda diğer yandan diyemiyorum çünkü yanlar o kadar çok ki, ikiyle bitmez.) akşam eve geldiğinde günün 4 te 3 ü bitmiş olmasına rağmen bana evin temizlikçisi, çaycısı, garsonu gibi daranıp  hatta ve hatta tüm günümü daha hala anlatmakla bitiremediğim yorgunluklarla geçirmiş olmama rağmen benden güleryüz ve iltifat bekleyen eşim, öte yandan bitmez kelimesinin anlamını bana yeni yeni öğreten ev işleri, yemekleri, diğer öte yandan yapmak istediğim, tutkuyla bağlı olduğum en büyük eğlencem, hobim sevgili kurdelem varken,  kendine bir öte yan açıveren umutlu ve mutlu ev kadını arkadaşlarıyla haftanın iki günü yapılan kurrdele işi kursu.. e bakla nihayet çıktı ağzımdan: boyumdan büyük iş açtım başıma, sanki ben kurdeleden çok anlar, sanki kuralıyla katlar büzer, sanki kitabını yazmış gibi utanmadan bir de dedim ki, ben boşum bayanlar, öğrenmek isteyene anlatırım! Ha ben miyim diyen, biri haftanın ilk günü diğeri geri kalan bütün günü olmak üzere arkadaşlarla kurdele çalışıyoruz, muhabbetine, çayına, kurdelerle oynamasına..  Gırgır şamata, öğrenen yok ha! Maksat muhabbet.. Benimle beraber bebeği olup işe ara veren arkadaşların selamını alıyorum, çok sıkıldık diyorlar, Allah aşkınıza azıcık da sıkılacak zaman ben istiyorum, ben , ben kurdelelerin delisi, evinin yeni kedisi, külkedisi,  iki pamuk prensin  annesi…
Bir de bitmiş bir bohça takımı, fotoğrafları çekilmediği için yayınlanamayan havlular, çektiğim resimlerinden utandığım için yayınlamadığım üç beş kurdele işim daha var.. Biran önce çiçeklerimi oldukları gibi güzel gösteren makine icat edilmeli, ya da bizim eve fotoğrafçılık kursu açılmalı, malum balkonda ışık kalmadı, mevsim döndü..


5 yorum:

  1. çocuğun küçükken yıllar aynı anlattığın gibi geçiyor.bunalımlar,sıkıntılar içinde ama biz kadınlar sorun çözen,pratik ve sevgi dolu yüreklerimizle olayları en aza indiririz.sonraaa yıllar geçer bir de bakarsın ki saçlarda hafiften beyazlar ve yanında boyunu geçmiş evladın.herşey geçer yeter ki sağlık sorunları olmasın.yeni uğraşında başarılar dilerim.sevgilerimle

    YanıtlaSil
  2. Bu gün pek sıkıntılıyım,baktım sen de de sıkıntı var okudum...
    hepsi geçsin şen ve esen olmanı diledim,ben sıkılmaya geri dönüyorum:)

    YanıtlaSil
  3. verdiğiniz teselliler gerçekten işe yaradı biliyor musunuz? okuyunca biraz daha pozitif hissetmeye, geçeceğini düşünmeye başladım..

    YanıtlaSil
  4. ayhh bu resim olayı hakikaten büyük sorun.aynen ben de çantalarımı oldugu gibi gösterecek bi makine istiyorum:))ya da erol atar bize gelsin çeksin gitsin istiyorum:))bak yakın olsam ben de gelirdim kursa:)bohça takımı çok güzell çok emek belli.bence bu tempo sıkıntıdan yeğdir ,insan bir sıkıldı mı bir düşünmeye başladı mı nerede duracağı belli olmuyor.beden yorulsun kafa dinlensin diyorum ben:)çok selam güzelim.

    YanıtlaSil
  5. bu takım gerçekten çok güzel olmuş eline emeğine sağlık canım

    YanıtlaSil