29 Eylül 2011 Perşembe

İstanbul



     Kaç kişi bu kolyeye bir isim koysam, ben olsam aynı ismi verirdim der ki, ya da kaç kişi mükemmel bir isim olmuş der….  Bu düşünceler zihnime yeni girdi. Buraya taşındıktan sonra çok hoş bir tesadüf oldu komşumuzun kızlarının isimlerinin eski komşularımızın  iki kızının isimlerinin  ve sırasının da aynı olduğunu öğrenmek. Tamam  hoş bir tesadüftü bir de üstüne geçen gün alışverişte bir bayan büyük oğlumun ismini seslendi, küçük oğlumun yanına gitmesini söyledi. İrkildim, tanıdık değil, iki çocuklu bir bayan.. İsimler aynı, büyük 4-5 yaşında, küçük,  bebek arabasında. Aynı benim paşalarım, pamuk penslerim gibi yaş araları, isimleri. Dayanamadım, sordum, biliyorum hanımı önce bir korkuttum, yabancı, bilinmez, soru işaretleri doldurur zihni. Anlattım güzelce isim tesadüfünü.. Gülümsedim gayet içten, gülümseyemedi bile. Neyseki  çocuklar kuzenmiş..

  Hadi bakalım bu kolyeye bir ad bulalım…

Bahar mı olsun, mevsim sonbahar, eylül mü,
Narin mi olsun, selvi mi
Gülçiçek mi ,karmaşık mı

Güldalı mı, güldane mi
Afilli mi, sevimli mi

Asaletli mi, efsunlu mu

Hepsi birlikte olsun,

adı İstanbul olsun
olsun mu?

5 yorum:

  1. Canım sen Atölyeye gel ben seni baş tacı ederim merak etme ama tatlıyada hayır diyemem doğrusu...

    YanıtlaSil
  2. gözlerimi alamadım kolyeden... beni çok etkiledi... İstanbul yakışır, hem de ne yakışır...
    emeğinize, kaleminize ve zevkinize sağlık...
    sevgilerimle...

    YanıtlaSil
  3. dantel var,inci var,kurdela var,püskülü var istanbul gibi güzellikler karışımı istanbul olsun ve de ellerine sağlık.

    YanıtlaSil
  4. çok güzel olmuş elinize sağlık..

    YanıtlaSil
  5. çok teşekkür ederim, daha birkaç güne kadar bu blogda kendim çalıp kendim oynuyordum, şimdi bir orkestrada çalar gibi hissettiriyor yorumlarınız..

    YanıtlaSil